Epilasyon Hakkında Bilgiler
Tüylenme Sorunları ve Çözüm Yöntemleri
1. Tüylenme
Doğumdan sonra 3. veya 4. ayda tüylenme başlayabilir. İki tür kıl oluşur: kısa, renksiz ve ince olan vellus (ayva tüyleri) ile koyu, kalın ve uzun olan terminal kıllar. Terminal kılların kalıtımsal nedenlerle büyümesine “hipertrikoz”, androjen etkisiyle erkeksi karakterde büyümesine “hirsutizm” denir. Hirsutizm sorunu olan kişilerin doktor kontrolünde tedavi görmesi gerekir, ancak epilasyon ile bu kılların tamamı dökülmeyebilir. Hipertrikozun tedavisi yoktur ve bu kıllar çeşitli yöntemlerle yok edilir. İşte başlıca epilasyon yöntemleri:
2. İğneli Klasik Yöntem
Epilasyon yapılacak bölge alkolle temizlendikten sonra ince bir iğneyle kıl köküne girilerek elektrik verilir. Bu yöntemle kıl kökü tahrip edilir. Jilet veya tüy dökücülerle alınmış kalın tüylere daha fazla elektrik verilmesi gerektiğinden daha fazla acı hissedilir. Seanslar yüze haftada bir, vücuda ise 1.5-2 haftada bir tekrarlanır. Yüzdeki seanslar 15 dakika sürerken, vücut seansları birkaç saatten uzun sürebilir. Hamileler dışında herkese uygulanabilir.
3. Blend Yöntemi
Bu yöntem, klasik iğneli yönteme benzer. İğneyle kıl köküne girilerek elektrik verilir ve ardından yüksek frekans uygulanır. Bu frekans, kıl kökünde bir sıvı oluşturarak kılı öldürür. Bu nedenle seanslar daha uzun sürer. Epilasyondan sonraki ilk 24 saat içinde cilde su ve fondöten, ilk 48 saat içinde sabun değdirilmemelidir. Hamileler, vücudunda platin taşıyanlar, yüksek tansiyon hastaları ve regl dönemindekiler bu yöntemi kullanmamalıdır.
4. Bio-Aktif Sistem
Bu yöntemde epilasyon yapılacak bölgeye, epilasyondan önce 3 gün boyunca bitkisel ağırlıklı bir solüsyon olan Biodepyl sürülür. Bu sürede bölgeye su değdirilmez. Seans sırasında yumuşamış tüyler ağda ile alınır ve tekrar Biodepyl sürülür. Epilasyon makinesinin başlığı ile bölgeye 15 dakika masaj yapılır. Bu solüsyon, kılları zayıflatmayı amaçlar ve 6 ay ile 1 yıl arasında kılları tamamen yok eder. Seans aralıkları, kılların uzama hızına bağlı olarak değişir.
5. Radyo Frekansı ile Epilasyon
Bu yöntem, ses dalgalarının kıl kökünde ısıya dönüşerek kıl kökünü yakmasına dayanır. Acı vermez ve iz bırakmaz. Seanslardan sonra denize girebilir, yıkanabilir veya güneşe çıkabilirsiniz. Kesin sonuç 6 ay ile 1 yıl arasında değişir. Jilet kullanımı veya hormon dengesizliği bu süreyi uzatabilir. Seans aralığı, kılların uzama hızına bağlıdır.
6. Foto Epilasyon
Foto epilasyon, lazer gibi ışığın yoğun biçimde deriye verilerek kıl köklerinin yakılmasıdır. Ancak ışığın dalga boyu lazerinkinden daha düşüktür. Beyaz ışığın önüne farklı dalga boyları için filtreler takılarak yöntem uygulanır. Derinin ve kılın tipine göre dalga boyu seçilir. Epilasyon yapılacak bölge buz ile soğutulur ve özel bir jel sürülerek ışık verilir. Ten rengi koyulaştıkça ışık dağılır ve sonuç alma süresi uzar. Bu yöntem, ten rengi koyu olan kişilere uygulanmaz. Kesin sonuç 2-5 seans arasında alınır ve seans aralıkları en az 3 hafta olmalıdır. Tedavi süresince ve sonrasında belirli bir süre güneşe çıkmak yasaktır.
7. Lazer ile Epilasyon
Lazer, seçilmiş dalga boyundaki yoğun ışıktır. Melanin ve oksihemoglobin tarafından tutulan lazer ışığı, kıl köklerini hedef alır ve ısı etkisiyle yok eder. İyi bir lazer cihazı, çevre dokulara zarar vermeyen bir dalga boyuna sahiptir. Uygulama sırasında jel sürülür ve lazer ışığı verilir. Tedavi sonrası güneşe çıkmamak önemlidir. Seans süresi yaklaşık 15 dakikadır ve bu süre içinde tüm yüz veya iki koltuk altı tamamen temizlenebilir.
8. Bazı Lazer Teknikleri
Nd-YAG (Q-Switch) Lazer: Katı hal lazeridir ve 1064 ile 532 nanometre dalga boylarında çalışır. Yan etkileri azdır ve çok amaçlı kullanıma izin verir.
Ruby (Yakut) Lazer: En eski lazer sistemidir ve 694.3 nanometre dalga boyunda çalışır. Melanin tarafından tutulur ve soğutucu ellikler kullanılmalıdır. Yavaş bir sistemdir.
Alexandrite Lazer: 755 nanometre dalga boyunda çalışır. Melanin ve oksihemoglobin tarafından emilir. Hızlı bir yöntemdir ancak çevre dokulara zarar verebilir.
Diode Lazer: Yeni bir lazer sistemidir ve 800-840 nanometre dalga boyunda çalışır. Fazla klinik uygulama tamamlanmamıştır.